26 Mart 2010 Cuma

Jimmy Choo


Son dönemde bir ayakkabı markası için marka stratejisi hazırladım. Yaşantımda bir işe bu kadar şevkle, bu kadar istekle, severek çalıştığım çok çok ender olmuştur sanırım.

Ne diyeyim yani, ayakkabı gerçekten büyüleyici bir obje. Bir ara ayakkabılara verdiğim paranın kazandığım paranın önemli bir bölümü olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Artık, elbette, bu denge değişti ama hala aynı potansiyele sahip olduğumu da itiraf etmeliyim.

Sunuma Marilyn Monroe'nun bir sözü ile başlamıştım: Give a girl the right shoes, she can conquer the world. Ben bu cümleyi şöyle çevirdim: Ayağında doğru ayakkabı olan kadın, dünyayı bile fetheder! Çok doğru değil mi?..

Internet çıktı, insanın kendine işkence edebileceği alanlar da otomatik olarak arttık. Bir çok ayakkabı markasının bültenlerine üyeyim. En beklenmedik zamanlarda en etkileyici modelleri yollayıp insanın sinirlerini bozuyorlar. Bunların arasında en önde gelen de Jimmy Choo. Zaten neredeyse her sezon modelleri bilgisayarımdaki "güzel şeyler" klasörümde bayağı bir yer kaplayan marka, arada da nokta vuruşları ile kafama kafama vuruyor, "gel beni aaalll", "gel beni aaalllll" diye. :)

Kendine işkence etmek isteyenlere tavsiye ederim. www.jimmychoo.com

not: bu arada yukarıdaki görselin jimmy choo ile ilgisi yok. o, sunumda kullandığım, yanılmıyorsam Yves Saint Laurent'a (ya da Chanel miydi?) ait bir görsel. Ama gerçekten çok çok güzel değil mi?...

Hiç yorum yok: