19 Haziran 2007 Salı

Şu dizi ve Metin Altıok!

EE ile ŞD'nin evinde buluştuk, sohbet muhabbet derken: bir anda "sus! sus!" dediler sustum, büyülenmiş gibi seyrediyorlar. :)) Bir de her planda herşey gerçekmiş gibi yorumlar. Allahım yarabbim, öleceğim. :)) Her neyse biraz önce ŞD bize Karapaks'ın bir parçasını çaldı; "Evde Yoklar". Bu, pisi pisine ölüm deyince ilk aklıma gelen isimlerden biri olan Metin Altıok'un bir şiirine yapılmış bir beste ve bence şiirin ruhunu da çok iyi yansıtmış, çok sevdim. Bir de Metin Altıok'un kızı ZA bizim çok sevdiğimiz bir arkadaşımız olunca şiiri günlüğe koymak istedim... Gecenin ruhu ve güzelliğin onuruna, şiiri bir kez daha okuyacağım şimdi, kavunlu votkamdan da bir yudum alacağım veeee allaha şükür bu dizi de bu gece bitiyor diye kutlama yapacağım :)))

EVDE YOKLAR

Durmadan avuçlarım terliyor,
İnildiyor ardımdan
Girdiğim çıktığım kapılar.
Trenim gecikmeli, yüreğim bungun,
Bir bir uzaklaşıyor sevdiğim insanlar.
Ne zaman bir dosta gitsem,
Evde yoklar.

Dolanıp duruyorum ortalıkta.
Kedim hımbıl, yaprak döküyor çiçeğim,
Rakım bir türlü beyazlaşmıyor.
Anahtarım güç dönüyor kilidinde,
Nemli aldığım sigaralar.
Ne zaman bir dosta gitsem
Evde yoklar.

Kimi zaman çocuğum,
Bir müzik kutusu başucumda
Ve ayımın gözleri saydam.
Kimi zaman gardayım
Yanımda bavulum, yılgın ve ihtiyar.
Ne zaman bir dosta gitsem,
Evde yoklar.

Bekliyorum bir kapının önünde,
Cebimde yazılmamış bir mektupla.
Bana karşı ben vardım
Çaldığım kapıların ardında,
Ben açtım, ben girdim
Selamlaştık ilk defa.

Hiç yorum yok: